11 Şubat 2008 Pazartesi


Bir bakmışsın yok olmuş seninle gelen zamanlar!

O zamanlar ki sırf sen bulamayasın diye,

sadece ihtiyacın olduğunda baktığın anıların dağarcığına özenle saklanmışlar...

Biliyorum, tarifsiz tedirginsin ve korkuyorsun...

"Bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!" diye korkuyorsun.

Elinde tuttuğun o bahar dalı kuruyup yitmiş, ilk sevgilin niyetine kitap arası saklanan bir kır çiçeği gibi... Arabalarla yanından geçerken keşke şimdi inebilsem ve yuvarlansam şu gelincik tarlasında dediğin zamanlarda niye bunu yapmadığına dair pişmanlığın daha da büyük şimdi... "Yalnızlık, gittiğin yoldan geliyor" diyen şairin ne demek istediğini, bu dizeyi ilk okuduğundan on beş sene sonra anlamış olmanın şaşkınlığını asarsın suratının en orta yerine... Her ölümün yaşamı anlamak adına bir fırsat olduğunu kavrarsın sevdiklerini terk ettikçe mezarlıkların gudubet soğuklarına... Sevdiklerinizi toprağa sakladıkça saklandığınız veya sakladığınız duygulara yakalanırsınız...Yaşamının sadece zirvelerde yakalanabilecek bir tat olmadığını, her adımın, her anın kendi tadı olduğunu ve bütün bunların toplamına yaşam dendiğini anlarsın, "Bunu neden daha önce fark etmedim!" diye düşünmenin sağrısında anlarsın hem de...Anıların eskimiştir artık, sen bunun farkında değilsindir, asıl çözümün onlara sığınmakta olduğunu sandığından ilerisi için anı olabilecek şeyleri yaşamayı da boş vermişsindir! Eskidikçe sığındığın geçmiş, yıllarca inandığın, yılların ağırlığı ile sevdiğin kavramların yerlerine yenilerini koymak zorunda olduğunun ayırtına varırsın...

Sevginin yerine inanmayı koyarsın ki; sevdiğine inanmaktan çok inandığını sevmenin daha önemli olduğunu artık öğrendiğin için...

Eşitliğin yerine dengeyi koyarsın ki; yaşamda var olabilmek için sadece insan olmanın yetmediğine, ürettiklerinle ve emeğinle yaşamın içindeki yerini alınabileceğine gün geçtikçe daha fazla inandığın için...

Özlemin yerine dokunmayı koyarsın ki; özlem coğrafyasında haritasız bir kâşif olmanın zorluğunu anladığın için...

Korkularının yerine illâ ki umudu koyarsın ki korktuklarından umudu kesmek ve umut ettiklerine ulaşamamaktan korkmamak için...

Öfkelerinin yerine anlamayı koyarsın ki anlamanın onaylamak demek olmadığını artık anladığın ve öfkelenmeyi gün geçtikçe anlamadığın için...

Hiç yorum yok: